İçini Boşaltmak
-
sıkıntı ve derdini söylemek
- "Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." (Çetin Altan)
- "Akşamları ikişer üçer kadeh içer, karşılıklı iç dökerdik." (Necati Cumalı)
- "Hem parayı iç et, üstüne bir de söv, ha?" (Orhan Hançerlioğlu)
- "Derin bir iç geçirişti ki ah çekişti denilebilir." (Refik Halit Karay)
-
öfkesini açığa vurmak
- "Hafif hafif iç çekmeler, tek hıçkırıklar, konser hâlinde ağlamalar." (Halide Edip Adıvar)
- "Cip hazır dedi. İnşallah süspansiyonu iyidir yoksa yollarda içimiz dışımıza çıkacak." (Refik Erduran)
- "Gençtim, güzeldim, düzgüne, rastığa, janjanlı çoraba benim de içim gidiyordu." (Aka Gündüz)
- "Sanki ağlayan ve en çok içi yanan o değildi." (Tarık Buğra)
-
banka, şirket vb.ni yasal görüntü verip soymak
- "Tahtanın içi çürümüş."
- "Ay içim eziliyor kızım... Uzatma çabuk söyle." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
- "Bu bahçede insanın içini bayıltan hanımeli, gül ve salkım kokuları binbir ot kokusuna karışıyordu." (Halide Edip Adıvar)